Sen Düşersin Aklıma! Bad-ı saba okşarken günün sessizliğini Benimse dağlarım derinden yanar. Bir hicran yarası kadar yaralı Bir içli türkü duysam ötelerden Sen düşersin aklıma. Serçelerin çığlığı düşer her sabah pencereme Matemler çöker ıssız geceme. Uzaktan, ifil ifil Bir gelincik kokusunda ansızın Bir serçe çığlığında Sen düşersin aklıma. Her sabah uyandığımda Kanat çırpar yüreğime kuşlar. Başım düşer önüme, Kanamalı nöbetlerim vurur yalnızlığımı Bir taze çay kokusunda Sen düşersin aklıma. Gül dalında gonca kalan sevdiğim! Akışta demetlenmiş hüzün var Nerde bir çıkmaz sokak, Ağlayan bir çocuk görsem Sen düşersin aklıma. Bu acının tarifi yok, Çaresi hiç yok kekik kokulum! Erir yüreğimde dağların karı Bir yayla dumanı dolar gözlerime. Firkate akan bir su sesinde Bir çocuğun ılık nefesinde Sen düşersin aklıma. Sessiz bir çığlık duysam, bir yaralı yürekte Umuda yolculukta her çekilen kürekte Kaderin kelepçelediği her masum bilekte, Sen düşersin aklıma. Bir otobüs görsem uzaktan İçime bir sızı düşer Bir otogara yolum düşse, O şehrin adını duysam, Şerha şerha yarılır yüreğim. gözyaşlarımı yutarım sessizce... Bazı acıların tarifi yok, Çaresi hiç yok yaban gülüm! Ümitlerim yol alır meçhule doğru Yağmurlar yüklenir gözyaşlarıma Buğulu bir gökkuşağı misali Sen düşersin aklıma. Zümrüt şehrin kar çiçeği! Şu uçan kuşlar gelir mi sana kadar? Ben aşkı tanımadım, seni tanıyana kadar. Bir özlem var içimde, Sonsuzluğun sonu kadar Bir ANADOLU kadar… |
Saffet Çakır |